dedas
Turkcella

David Mamet kimdir? David Mamet kitapları ve sözleri

ABD'li Yazar ve Yönetmen David Mamet hayatı araştırılıyor. Peki David Mamet kimdir? David Mamet aslen nerelidir? David Mamet ne zaman, nerede doğdu? David Mamet hayatta mı? İşte David Mamet hayatı...

  • 18.08.2022 18:00
David Mamet kimdir? David Mamet kitapları ve sözleri
ABD'li Yazar ve Yönetmen David Mamet edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında David Mamet hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. David Mamet hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte David Mamet hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Tam / Gerçek Adı: David Alan Mamet

Doğum Tarihi: 30 Kasım 1947

Doğum Yeri: Chicago, Illinois

David Mamet kimdir?

David Alan Mamet (d. 30 Kasım 1947, Chicago, Illinois), ABD'li makale, oyun ve senaryo yazarı, yönetmen. Çalışmaları, zekice yazılmış kısa ve özlü, kimi zaman müstehcen diyalogları, üstü kapalı anlatım tarzı ve maskülenliği ele almasıyla dikkat çeker.

Oyun yazarı olarak, Glengarry Glen Ross (1984) ve Speed-the-Plow (1988) ile Tony Ödülüne aday oldu. Senarist olaraksa, The Verdict (1982) ve Başkanın Adamları (1997) ile iki kez Oscar'a aday oldu.

David Mamet Kitapları - Eserleri

  • Film Yönetmek Üzerine
  • Toplu Oyunları 1
  • Chicago
  • Bıçağın Üç İmgesi

David Mamet Alıntıları - Sözleri

  • "Understand your specific task, work until it's done, an then stop." (Film Yönetmek Üzerine)
  • Siyasi yapı tarafından, kolektif bilinçdışı aracılığıyla yaratılan "bilgi çağı", bir baskı mekanizmasıdır. Bu mekanizma, bize, kendi değersizliğimize dair bilgilerimizden sapmayı sunar. (Bıçağın Üç İmgesi)
  • Jesus Factor, "kağıt üzerinde gayet doğru gibi görünüp; bir nedenle uygulamada istenen sonucu vermeyen" anlamına gelen teknik bir terimdir. (Film Yönetmek Üzerine)
  • Film dünyası, yozlaşma çemberi içinde sıkışmış durumda; çünkü pusulası olmayan insanlar, bu dünyayı yönetmekte. Bu baskıya karşı yapabileceğiniz tek şey ise doğruyu söylemektir. Doğruyu söyleyip muhalif kuvvet oluşturan birileri her zaman bulunur. (Film Yönetmek Üzerine)
  • Öykü nedir? Öykü, hedefine ulaşmaya çalışırken kahramanın başına gelen önemli olaylar dizisidir. Buradaki önemli nokta, Aristoteles'in de söylediği gibi, yazara ne olduğu değil, kahramana ne olduğudur. Böyle bir öyküyü yazarken, görme yetisine sahip olmak şart değildir; düşünme yetisine sahip olmak gerekir.. (Film Yönetmek Üzerine)
  • Jesus Factor, "kağıt üzerinde gayet doğru gibi görünüp, bir nedenle uygulamada istenen sonucu vermeyen" anlamına gelen teknik bir terimdir. O zaman şu sözü hatırlamak gerekir: "Bir şiir asla bitmez, ancak terk edilir." (Film Yönetmek Üzerine)
  • Nereye gittiğimizi ve kimlerle gittiğimizi biliyoruz. Kimi sevdiğimizi biliyoruz; ama kiminle evleneceğimizi Tanrı bilir. Haydi bakalım, rasgele! (Film Yönetmek Üzerine)
  • Jung, analize tabi tutulmuş bir kişinin öykülerine, imgelerine kayıtsız kalınamayacağını yazmıştır. Bunlara nüfuz etmek gerekir. (Film Yönetmek Üzerine)
  • Entropi, mantığın en basite, en düzenli duruma doğru mantıksal ilerleyişidir. Drama da böyledir. Entropi, yani drama, karmaşık durum dinginliğe kavuşuncaya dek sürer. Her şey karmakarışık olmuştur ve dinginlik durumuna dönmelidir. (Film Yönetmek Üzerine)
  • Dumbo mükemmel bir film örneğidir. Dumbo'nun sorunu, büyük kulaklarıdır. Kulakları doğuştan kocamandır. Kulakları büyüdükçe, çevresindekiler onunla daha çok alay eder. Bu sorununa bir çare bulmak için çabalamayı öğrenmek zorundadır. Bu klasik mitte Dumbo yol boyunca, ona yardımcı olacak küçük dostlar edinir. Uçmayı öğrenir. O ana kadar hiç fark etmediği bu yeteneğini geliştirir ve kendisini tanımaya başlar. Arkadaşlarından hiç de aşağı kalır bir yanı olmadığını, onlardan belki daha üstün değil, ama farklı olduğunu anlar. Kendisi gibi olmalıdır. Bu gerçeği fark ettiği anda yolculuğu biter. Büyük kulak sorununu onları küçülterek değil, kendini keşfederek çözer ve öykü burada biter. (Film Yönetmek Üzerine)
  • İzleyicinin ilgisini nasıl sürekli kılabiliriz? Tabii ki, fazla bilgi vererek değil, tam tersine bilgi vermeyerek; eksikliği, öykünün ilerleyişi bakımından engel oluşturmayacak tüm bilgiyi saklayarak.Hitchcock, Amerikan filmlerine çamur atıp, onların "konuşan insan görüntüleri" olduğunu söylemişti gerçekten de çoğu öyledir. (Film Yönetmek Üzerine)

Yorum Yaz