Corci Zeydan kimdir? Corci Zeydan kitapları ve sözleri
Lübnanlı roman yazarı ve tarihçi Corci Zeydan hayatı araştırılıyor. Peki Corci Zeydan kimdir? Corci Zeydan aslen nerelidir? Corci Zeydan ne zaman, nerede doğdu? Corci Zeydan hayatta mı? İşte Corci Zeydan hayatı... Corci Zeydan yaşıyor mu? Corci Zeydan ne zaman, nerede öldü?

Lübnanlı roman yazarı ve tarihçi Corci Zeydan edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Corci Zeydan hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Corci Zeydan hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Corci Zeydan hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...
Doğum Tarihi: 14 Aralık 1861
Doğum Yeri: Beyrut, Lübnan
Ölüm Tarihi: 12 Temmuz 1914
Ölüm Yeri: Kahire, Mısır
Corci Zeydan kimdir?
Corci Zeydan veya Girgi Zaidan (d. 1861 – ö. 1914), Lübnanlı roman yazarı ve tarihçi.
Yazar, Arap edebiyatının roman kulvarında önemli bir yere sahiptir. Geride bıraktığı eserler genç kuşaklara yol gösterici olmuştur. Tarihî konularda yaklaşık otuz roman kaleme almıştır. Gazetecilik de yapan Zeydan, el-Hilâl gazetesinin kurucusudur.
Corci Zeydan Kitapları - Eserleri
- Selahaddin Eyyubi ve Haşhaşiler
- İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1
- İki Dünya Arasında
- İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2
- Fergana Güzeli
- Yetiş Ya Ali
- Ebu Müslim Horasani
- Kureyş Bakiresi
- İstanbul'a Seyahat
- 17 Ramazan Suikasti
- Abbase Sultan
- Osmanlı Mısırı
Corci Zeydan Alıntıları - Sözleri
- "Cennetten kurtulmuş bir huriyim ben. Beni uçurup kurtaran adamı kaybettim." (İki Dünya Arasında)
- Raşid Halifelerden hiçbiri halifeliği kendi soyuna bırakmayı düşünmemiştir. Üstelik Hz. Ömer halife seçimi için danışma kurulunu belirlerken, oğlu Abdullah'ı da onların arasına tayin etmiş ancak onun halife seçilmemesini vasiyet etmişti. Halife seçiminde Raşid Halifelerin uyguladığı metotlar, uygar milletlerin günümüze kadar bulabildikleri seçim sistemlerinin en iyisidir. Çünkü bu seçim sistemi, cumhuriyeti, monarşiyi ve meşrutiyetin hepsini içine alır. Cumhuriyettir, çünkü halife tüm Müslümanlar tarafından kayıtsız şartsız seçilmiştir. Meşrutiyettir, çünkü seçim meşferetle olur. Mutlak saltanattır, çünkü halife egemenlik makamına geçince istediği gibi hareket eder. Buna yukarıda sözü edilen dört şart da eklenirse dünyanın kuşkusuz en seçkin idaresi bu olur. Çünkü bir hükümdar ilim ve adaleti yeterlilik ve ehliyeti, duygu ve ruh sağlığını kendisinde toplarsa ülkenin gelişmesi ve büyümesine, halkı arasında birlik ve sevginin yaşamasına hizmet edecek güçlü ve otoriter bir yönetici olur. Raşid Halifelerin hayatlarında da görüldüğü üzere, öyle bir hükümdara o dürüst hali, züht ve takvayı da ilave ettiğinizde dünyada bundan daha mükemmel, daha adaletli, daha laik bir yönetim düşünülebilir mi? (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1)
- Gönül kimi severse güzel odur. (Selahaddin Eyyubi ve Haşhaşiler)
- Gerek İran hükümdarları gerek Abbasi halifeleri çaresiz bir hastalığa tutulduklarında, İranlı ve Süryani hekimler tedavide aciz kaldıklarında ilk iş olarak, Hindistan'tan özel hekimler getirtiyor, tedavilerini onların ellerine bırakıyorlardı. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
- Adalet olmadan hiçbir yer mamur olamaz. Hiçbir padişah adaletsiz mesut, kuvvetli ve görkemli olamaz. Padişahlık adamlarla, adamlar parayla, para da mamuriyetle, mamuriyet ise adaletle ayakta durur. Adalet mülkün temelidir. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1)
- Aşk karşılıklı olunca ne güzelmiş! (Yetiş Ya Ali)
- Fakat yaptığı bu işten dolayı yüreğinde ne bir sevinç ne bir mutluluk duymuyordu. (İki Dünya Arasında)
- Hz. Peygamber'in Mina'da şeytan taşlarken söylediği şu sözler de çok ilginçtir:"Ey insanlar! Din işlerinde aşırı gitmekten çekininiz. Sizden önceki ümmetlerin yıkılıp mahvolmalarının sebebi, dinde aşırı gitmeleridir." (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 1)
- Her yükselişin sonunda bir alçalış bulunması her zaman olmuş olan veya beklenen bir durumdur. (Selahaddin Eyyubi ve Haşhaşiler)
- ... Halbuki bu hâricîler daha önceleri Hz. Ali'yi tahkime zorlamış adamlardı. (Yetiş Ya Ali)
- Neden benim çektiğim oklar senin gönlüne ulaşmıyor? Fakat senin çektiğin oklar benim yüreğimi yakıyor. (İki Dünya Arasında)
- Kurtuba'nın parlak devirlerinde gerek şehir merkezinde gerekse varoşlarda yer alan binalar zaman zaman sayılıyor, kayıt altına alınıyordu. Bu kayıtlara göre durum şöyleydi: 113.000 adet normal halkın yaşadığı ev. 430 adet büyük saray 6.300 adet devlet adamlarının yaşadığı konak 3.873 adet cami ve mescit, 900 adet hamam olmak üzere toplam 124.503 adet bina. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
- Hakikaten dini inançları zamanın geçmesiyle eskiyip de din hizmeti Servet ve ikbal hırslılarının eline düşerse din işleri büyük bir fesada uğrar. Böyle bir hale düşen din, insanlar için dinsizlikten daha zararlı olur. (Fergana Güzeli)
- Dört halife dönemi İslam tarihinin en parlak, model alınması gereken örnek devir, ibret ve iftihar dönemi olarak kabul edilir. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
- Abbasi devrinde ilim ve ulemanın bu derece süratle ilerlemesinin ve başarısının altında yatan en önemli sebeplerden biri, bu bilimsel uyanış ve kalkınma hamlesini destekleyen ve himaye eden halifelerin kitap tercümesi için her türlü fedakârlığı üstlenmeleri, hangi din ve mezhepten olursa olsun istihdam ettikleri mütercimlere din ve mezhep ayırmaksızın hesapsız ölçüde cömert davranmaları, itibar ve saygıda kusur etmemeleri, onları mal ve ihsanlara boğmalarıdır. İçinde birçok Hristiyan, Musevi, Sâbiî, Samiri, Mecusi de bulunan mütercimlere halifeler tarafından her türlü din, düşünce ve vicdan hürriyeti sağlanmıştı. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
- فإذا قالت العين قولاً و قال اللسان آخر فالصادق هي لا هو.. (Fergana Güzeli)
- Harun Reşid devri Abbasilerin en parlak dönemidir. Bağdat'a hastaneler, rasathaneler, medreseler yaptırdı. Onun devrinde İslam dünyası teknolojik açıdan Avrupa'dan çok ileriydi. Hediye olarak devrin Roma-Germen İmparatoru Charles Magnes'na gönderdiği çalar saat, o devirde çok geri olan Avrupa'da korku uyandırmıştır,şahit oldukları teknolojiyi anlayamamışlardır. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
- Gerçekten Hayzüran bu konuyu açtığında Cihan'ın yüzü Gül gibi pembeleşmiş, gözlerinde kalbinin derin köşelerinde etkin bir aşk ve sevda taşıdığını açıklayan izler görülmüştü. Gözlerin itirafı kesin bir delildir, sahibi sırrını ne kadar saklamaya çalışsa boştur. (Fergana Güzeli)
- Kanun aletini icat eden ve düzenleyen kişi ünlü filozof Farabi'dir. Kanun günümüzde de aynı şeklini korumaktadır. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)
- Ptolemaios Soter devrinde Atinalı bir hatip olan Dimitrios Phaleus’un tavsiyesiyle İskenderiye Museum’u kuruldu. İskenderiye şehri incelenirken, Yunan ve Roma dönemi olarak ikiye ayrılır. Öklid, Arşimed, Hipparkos gibi büyük alimler bu şehirde bulunmuşlardır. (İslam Uygarlıkları Tarihi Cilt 2)