Cem Akaş kimdir? Cem Akaş kitapları ve sözleri
Yazar, Çevirmen Cem Akaş hayatı araştırılıyor. Peki Cem Akaş kimdir? Cem Akaş aslen nerelidir? Cem Akaş ne zaman, nerede doğdu? Cem Akaş hayatta mı? İşte Cem Akaş hayatı...

Doğum Tarihi: 1968
Doğum Yeri: Mannheim, Almanya
Cem Akaş kimdir?
1968'de Almanya'nın Mannheim kentinde doğdu, 1974'e kadar orada kaldı. Anaokuluna sınavla girdi, başarıyla bitirdi, ilkokul birin sonunu görmeden Türkiye'ye geldi ve ailesiyle İzmit'e yerleşti. Seka İlkokulu'ndan mezun olduktan sonra Robert College'de yatılı okudu, haftasonları Doğan Körfez otobüsüyle ve Bursalı arkadaşlarıyla İzmit'e gidip geldi. Boğaziçi Üniversitesi'nde Kimya Mühendisliği okumaya başlamasıyla birlikte İstanbul'a taşındı. O gün bu gündür Kadıköylü. Boğaziçi'nde başladığı siyaset bilimi master'ını New York'ta, Columbia Üniversitesi'nde tamamladı; ardından Boğaziçi'ne dönerek Türk siyaset tarihi üzerine doktora yaptı.
İlk öykülerini İngilizce kompozisyon sınavlarında, zamana karşı yazdı. Yayımlanan ilk öyküsü Gerçeğin Öte Yanında (Gergedan, 1987, sayı 3) oldu. Bir ödül kazandı ama almadı, bir imza günü düzenledi ama yalnızca komşu dükkanın çırağı geldi. Bir dönem hemen her şeyin dersini verdi. Başkalarının ödevlerini, master tezlerini, kitaplarını yazdı. Cenk Koyuncu'yla birlikte SonKişot'u kurdu. 1993-94 sezonunda TRT-2'de Okudukça programını hazırladı, sundu. Askerliğini Balıkesir ve Genelkurmay'da yaptı, çok şeyler öğrendi. 1992-2004 yılları arasında şu ya da bu şekilde (part-time editör olarak başlayıp yayın yönetmenliği ve son olarak yayın danışmanlığı yapmak suretiyle) Yapı Kredi Yayınları'nda çalıştı. Sabancı Üniversitesi'nde yaratıcı yazarlık dersleri verdi. Serbest editörlük ve çevirmenlik yaptı. 2005 yılında G Yayın Grubu'nu kurdu. Arkadan itilmek suretiyle senaryo yazarı oldu. 2010 yılında çıkmaya başlayan Sıcak Nal'ın yayın kurulunda yer aldı. 2011 yılında Ku-Ko Kurgu Kolektifi'ni kurdu ve merkez komitesi üyesi oldu.
Öykü ve denemeleri Almanya, Arjantin, Avusturya, Kanada ve Yunanistan'da yayımlandı.
Cem Akaş eşi Esra Özdoğan ve oğulları Can'la İstanbul'da yaşıyor. İki kedileri var - Gina ve Şimşir.
Cem Akaş Kitapları - Eserleri
- Balığın Esir Düştüğü Yer
- Sönmemiş Kireç
- Oyun İmparatorluğu
- Tekerleksiz Bisikletler
- Suç ve Ceza
- 7
- Bumba ile Bibu
- Bumba Dağın Arkasını Merak Ediyor
- 19
- Kant Kulübü
- Gitmeyecekler İçin Urbino
- Zibaldone 2
- Sözün Gelişi
- R
- Sincaplı Gece
- Y
- Aşkın Zembereği & Uyandığında Kadın Hala Yanındaydı
- İse
- Tepedeki Okul
- Gorbaçov'un Rusyası
- Zamanın En Kısa Hali
- Kavramlar ve Bağlamlar Arasında 20. Yüzyıl Düşünürleriyle Söyleşiler
- Olgunluk Çağı Üçlemesi
- Fatih Sultan Mehmed
- Noktanın Kesişimleri Antolojisi
Cem Akaş Alıntıları - Sözleri
- Ölene kadar herkes kendini ölümsüz sanır. (Y)
- Hayat insana öğretiyor bazı şeyleri. (Sincaplı Gece)
- "bazı şeyleri bilmek istemeyişimizin iyi nedenleri olabilir, insan doğası kendini korumaya güdümlüdür, yine de bu, istemediğimiz bazı şeyleri müthiş bir kesinlikle bildiğimiz ve bu bilgi karşısında tümüyle güçsüz kaldığımız gerçeğini değiştirmez, yapılabilecek tek şey, hakiki bilginin doğaya ters düşemeyeceği ilkesine sığınmaktır, ben de öyle yapıyorum, bulmayı yine de ummadığım azıcık iç huzuru için." (Gitmeyecekler İçin Urbino)
- İki yanında birer arkadaşı, elleri birbirlerinin omuzlarında, bağıra çağıra yürüyorlar - Önümüze gelene bir tekme. (Zamanın En Kısa Hali)
- Bedava olan, özgürleştirilmiştir. Az, çoktur. Eşit, daha fazladır. Herkes birdir. Kuşku, barıştır. (Y)
- "Her yağmur aynı şeyi getirmez, her yağmurla aynı şey gelir. Hüzün, direnç, koyveriş, arınmışlık." (Balığın Esir Düştüğü Yer)
- İnsanlığa inanmak için hiçbir neden kalmadığında, onun trajedisine inanmak nasıl mümkün olabilirdi ki? (19)
- "Geçmişte her ekonomi öğrencisinin bildiği gibi, talebi olmadan arzedilen aşkın değeri yoktur." (Balığın Esir Düştüğü Yer)
- …insanları prensip olarak tuhaftı, tuhaf olmayana tuhaf gözüyle bakıyorlardı… (Y)
- " Gösterecek bir kendisi olan, göstermeli." (Balığın Esir Düştüğü Yer)
- Uzuyor bazen ayrılık. Ulaşmak güç oluyor , uykun kaçıyor , uzanamıyorsun bana , umarsızlığa kapılmaktan.. (Aşkın Zembereği & Uyandığında Kadın Hala Yanındaydı)
- "Biz tanışıyor muyuz? Seni bir yerden çıkartacağım ama nereden?” “Çileden!” diyor Yağmur. (7)
- Fotoğraflar bizi öldürüyor. (Sincaplı Gece)
- insanlar değiştikir -neden? çunkü her toprağın herkese göre bir huzuru vardır. (R)
- Kış kervanına kurt, yaz kervanına sırtlan saldırır, dedi M, ama kışın da yürür kervan, yazın da. Nasıl, diye sordu H, çocuğun ölmesini mi bekleyeceğiz, ölünce de öldü, yazık oldu mu diyeceğiz? Ölmemesi için herşeyi yapacağız, ya ölürse diye üzülmeyeceğiz, dedi M. Uzaylısın sen, diye yineledi H. (19)
- "Her gün binlerce fotoğraf görüyorum. Bunu gördüm, resmen dengem bozuldu. Kısa devre yaptım." (Sincaplı Gece)
- Eleştirel akıl, yerini bilmeli, susulacak yerde susmalıydı. (19)
- Deprem olduğu sırada rüya görüyor, bir gemide, sallanıyor. Gözlerini açtığında odasının gidip geldiğini görüyor, ev arkadaşı beliriyor eşikte, uzunca birsüre salladıktan sonra duruyor ev. Hiç böyle deprem görmedikleri hakkında konuşuyorlar. Sonra uyuyorlar, o sırada ölen ve ölmekte olan on binlerce insandan habersiz. (Zamanın En Kısa Hali)
- İnsanlığa inanmak için hiçbir neden kalmadığında, onun trajedisine inanmak nasıl mümkün olabilirdi ki? (19)
- Bütün dinlerin tanrısı çok ciddiye alınıyor,ama ya Tanrı'nın mizah anlayışı varsa? (Zamanın En Kısa Hali)