dedas
Turkcella

Bohumil Hrabal kimdir? Bohumil Hrabal kitapları ve sözleri

Çek Yazar Bohumil Hrabal hayatı araştırılıyor. Peki Bohumil Hrabal kimdir? Bohumil Hrabal aslen nerelidir? Bohumil Hrabal ne zaman, nerede doğdu? Bohumil Hrabal hayatta mı? İşte Bohumil Hrabal hayatı... Bohumil Hrabal yaşıyor mu? Bohumil Hrabal ne zaman, nerede öldü?

  • 23.07.2022 03:00
Bohumil Hrabal kimdir? Bohumil Hrabal kitapları ve sözleri
Çek Yazar Bohumil Hrabal edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Bohumil Hrabal hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Bohumil Hrabal hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Bohumil Hrabal hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 28 Mart 1914

Doğum Yeri: Brno, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu

Ölüm Tarihi: 3 Şubat 1997

Ölüm Yeri: Prag, Çek Cumhuriyeti

Bohumil Hrabal kimdir?

Çek yazar Bohumil Hrabal 28 Mart 1914'te Brno'da evlilik dışı bir ilişkiden doğdu. Üç yaşına kadar anneannesi ve dedesiyle yaşadı. 1916'da, bira fabrikasında çalışan annesi aynı yerde muhasebeci olan üvey babasıyla evlendi. On yaşındayken dayısı Pepin onların evine yerleşti. Çocukluğunda, kültürlü ve güngörmüş bir hikaye anlatıcısı olan dayısının fıkralarından ve anılarından etkilendi. 1934'te Prag Karl Üniversitesi'nde hukuk okumaya başladı. 1939'da savaş çıkınca öğrenimine ara vermek zorunda kaldı. Nazi işgali bitene kadar küçük bir kasabada demiryolu işçiliği ve memurluğu yaptı. 1946'da hukuk diplomasını aldı ama mesleğini icra etmedi. 1962'de yazarlık kariyerine başlayana kadar çeşitli işlerde çalıştı: sigortacılık (1946-1947), satıcılık (1947-1949), metal işçiliği (1949-1952), atık kağıt işçiliği (1954-1959), tiyatroda sahne görevlisi (1939-1962). 1948'de ilk kitabı (şiir) "Kayıp Sokak"ı yayımladı. 1956'da bazı yapıtlarında "Pipsi" adıyla geçen Eli§ka Plevova'yla evlendi. 1950'lerde yakın arkadaşı Çek şair ve sanatçı JiPi Koların eşliğinde Prag'ın yeraltı sanat ve edebiyat çevreleriyle içli dışlı oldu. Bu yıllarda yazdıkları müstehcenlik ve sansür nedeniyle ancak 1963'ten itibaren yayımlanmaya başladı. Düzyazı ilk kitabı (öykü) "Derindeki İnci" 1963'te, Pepin Dayı'nın başrolde olduğu, doksan sayfalık kesintisiz bir paragraftan oluşan "Yaşı Kemale Etmişler İçin Dans Dersleri" 1964'te, JifI Menzel'in sinemaya uyarladığı ve yabancı film Oscar'ını alan "Sıkı Kontrol Edilen Trenler" 1965'te yayımlandı. 1960 ve 1970'lerde yayımladığı öbür kitaplarında da —Çekçede kendi türettiği terimle— "pdbitel" (farfaracı, berduş) karakterler öne çıktı. 1968'de Prag Baharı'yla kitapları yasaklandı. 1970'ten 1989'a kadar kitapları samizdat (yeraltı) basımlarla yayımlandı. En çok tanınan kitaplarından Nazi işgali döneminde geçen "İngiltere Kralına Servis Yaptım" romanı 1971'de, otobiyografık başyapıtı "Gürültülü Yalnızlık" 1976'da yine samizdat basımlarla dolaşıma girdi. 1980'lerde "Evde Düğün" üçlemesini yazdı. 1987'de eşi Elisca Plevova'yı kaybetti. Uluslararası tanınırlık kazandığı 1990'larda zamanının çoğunu Altın Kaplan birahanesinde ve Kersko'da kedileriyle yaşadığı kır evinde inzivada geçirdi. 3 Şubat 1997'de, Prag'da kaldığı hastanede güvercinleri beslerken pencereden düşerek veya atlayarak hayata veda etti. Yapıtları yirmi yedi dile çevrilen, eserlerinde trajik ile komik olanı harmanlayan Hrabal Jaroslav Hasek, Karel Capek ve Milan Kundera ile beraber 20. yüzyılın en önemli Çek yazarlarından biridir.

Bohumil Hrabal Kitapları - Eserleri

  • Gürültülü Yalnızlık
  • Sıkı Kontrol Edilen Trenler

Bohumil Hrabal Alıntıları - Sözleri

  • Her pencerenin ardında beni gözetlemekte olan en azından bir çift göz bulunduğu inancı daima içimde taşıdığım ve taşıyacağım bir duygudur. Biriyle konuşmaya mı koyuldum, o saat kıpkırmızı kesilirdim, çünkü hâlimde insanları rahatsız eden bir şey vardır diye düşünürdüm de ondan. Üç ay önce boktan bir nedenle bilek damarlarımı kestim. Hoş, bence bir nedeni vardı ya, benim farkında olduğum ve yüzüme bakan herkes de farkına varıyordur diye korktuğum bir şey. Onun içindir ki her pencerenin ardında bir çift göz görüyorum işte. (Sıkı Kontrol Edilen Trenler)
  • İşte ilerleyen umudumuz. Bizim gençlik, özgür bir Avrupa için çarpışıyor. Ya siz ne yapıyorsunuz burada? Telgrafçı kızın poposuna mühür basıyorsunuz!.. (Sıkı Kontrol Edilen Trenler)
  • Doğadan bana ne canım, doğada her şey aşırı bir hareket halinde. Doğaya göre resim yaparsam her şeyi küçültmem gerekiyor. (Sıkı Kontrol Edilen Trenler)
  • Karşı karşıya durduk öyle, aramızda parmaklık, ellerimizde astar boya ile dolu kova, karşılıklı fırçalarımızı dokundurur, parmaklığı boyar dururduk işte, tabi her birimiz kendi tarafını; hiç ara vermeksizin de yüz yüze gelirdik, toptan tam dört kilometrelik bir parmaklıktı, beş ay böyle sürdüydü, Maşa ile birbirimize söylenecek her şeyi söylemiştik ama, aramızda hep o parmaklık vardı... (Sıkı Kontrol Edilen Trenler)
  • Güzel insanlarla öteden beri güçlük çekmişimdir, şöyle karşı karşıya geçip de konuşmaya girişememişimdir güzel insanlarla; hemen terlemeye başlar, kekeledim. Öylesine hayranlık duyardım güzel yüzlere, öylesine gözümü kamaştırırdı ki güzellik, güzel bir yüze şöyle alıcı gözle bir bakamazdım bile. (Sıkı Kontrol Edilen Trenler)
  • "İki şey zihnimi hep yeni ve büyüyen bir hayranlıkla dolduruyor: üzerimdeki yıldızlı gökkubbe ve içimdeki ahlak yasası..." (Gürültülü Yalnızlık)
  • …engizisyoncular boşuna yakar kitapları. Bir kitapta işe yarar bir şey varsa, alevlerin ortasında sessiz kahkahalarını işitmeye devam edersiniz (Gürültülü Yalnızlık)
  • Yazmayı bilseydim, insanların en büyük mutsuzlukları ve en büyük mutlulukları üzerine bir kitap yazardim. (Gürültülü Yalnızlık)
  • Bizim istasyon şefi bay Hubiçka kadınları ötedenberi iki kısma ayırırdı. Belinden aşağısı hürmetlice olanlara, kontes gibi olanlara yani, popozella der, belinden yukarıya doğru göğüsleri hürmetli olanlara da, memezilla adını verirdi. (Sıkı Kontrol Edilen Trenler)
  • Gülümserim, çünkü çantamda hakkımda henüz bilmediğim şeyleri hemen o akşam açıklayacaklarını beklediğim kitaplar vardır. (Gürültülü Yalnızlık)
  • ''Bu dünyada gördüğüm her şey eşzamanlı bir git-gel içinde deviniyor, her şey ilerliyor ve birden her şey geri çekiliyor, tıpkı bir demirci körüğü gibi.'' (Gürültülü Yalnızlık)
  • Üç ay önce boktan bir nedenle bilek damarlarımı kestim. Hoş, bence bir nedeni vardı ya, benim farkında olduğum ve yüzüme bakan herkes de farkına varıyordur diye korktuğum bir şey. Onun içindir ki her pencerenin ardında bir çift göz görüyorum işte. Yirmi yaşına basmış bir gencin aklına neler gelmez ki... (Sıkı Kontrol Edilen Trenler)
  • “Hem ölüm hem yaşam suyuyla dolu bir testiyim ben, güzel düşüncelerden bir ırmağın içimden akıvermesi için biraz eğilmem yeterli.” (Gürültülü Yalnızlık)
  • Talmud’daki şu cümle söz konusuydu: “Zeytine benzeriz biz, en iyi tarafımızı ancak ezilince veririz." (Gürültülü Yalnızlık)
  • Hem taze ve serin hem de durgun suyla dolu bir testiyim ben, güzel düşüncelerden bir ırmağın içimden akıvermesi için biraz eğilmem yeterli. (Gürültülü Yalnızlık)
  • Ahlâksızlık ve zevk tutkusu arttıkça beşikler azalıyor, tabutlar çoğalıyor. (Sıkı Kontrol Edilen Trenler)
  • Müdürün kanepesini yırtmak ha... Neden biliyor musun, insanın üstünde inanılan hiçbir şey kalmadı da ondan... Ne Tanrı, ne efsane, ne bir suret ne de bir sembol... Yalnız başımıza kaldık bu yeryüzünde, onun için her şeye izin var... Ama benim için öyle değil. Benim için henüz Tanrı diye bir şey var. (Sıkı Kontrol Edilen Trenler)
  • Utancını tanı ve şöhretini taşı. (Gürültülü Yalnızlık)
  • Hiçbir zaman yalnız değilim, sadece tek başımayım, düşüncelerin kalabalıklaştırdığı bir yanlızlığın içinde yaşarım; (Gürültülü Yalnızlık)
  • "Aklımda bir tek Sandburg'un şu dizeleri vardı: İnsandan geriye bir kutu kibrit yapmaya yetecek kadar fosfor ve bir idamlığın çivisini dövecek kadar demir kalır sadece." (Gürültülü Yalnızlık)

Yorum Yaz