Ahmet Yücel kimdir? Ahmet Yücel kitapları ve sözleri
Türk Yazar Ahmet Yücel hayatı araştırılıyor. Peki Ahmet Yücel kimdir? Ahmet Yücel aslen nerelidir? Ahmet Yücel ne zaman, nerede doğdu? Ahmet Yücel hayatta mı? İşte Ahmet Yücel hayatı...
Türk Yazar Ahmet Yücel edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Ahmet Yücel hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Ahmet Yücel hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Ahmet Yücel hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...Tam / Gerçek Adı: Prof. Dr. Ahmet Yücel
Doğum Tarihi: 1948
Doğum Yeri: Malatya, Türkiye
Ahmet Yücel kimdir?
1948 Malatya doğumlu. İlk ve orta öğrenimini Yeşilyurt’ta, liseyi Malatya’da tamamladı. İstanbul Hukuk Fakültesi’nde okudu. 1972’de İstanbul’dan ayrılıp Amerika Birleşik Devletleri’ne gitti. Yedi yıl ABD’de kaçak yaşadı. Bir yıl New York Institute of Technology'de öğrenim gördü. Ezra Pound’un Konfüçyüs adlı kitabını 1981’de İstanbul’da askerlik yaparken Türkçeye çevirdi. Yönelişler dergisinde şiirleri yayınlandı. 1982’de evlendi ve yeniden ABD’ye döndü. İbrahim, Leyla ve Asude ile onun için yeni bir dünyanın muştuları oldu. 1998’de evlilik dönemi kapandı ve ruhanişet kapısı açıldı. Şimdilerde o kutlu yolda emekliyor.
Ahmet Yücel Kitapları - Eserleri
- Hadis Tarihi
- Hadis Usulü
- Hadis Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru
- Hadis Istılahlarının Doğuşu Ve Gelişimi
- Oryantalist Hadis Anlayışı ve Eleştirisi
- Hadis İlminde Tenkit Terimleri
Ahmet Yücel Alıntıları - Sözleri
- Cerh: ravinin hadis rivayetine ehil olmadığını ortaya koymak Ta'dil: ravinin güvenilir olduğunu tespit etmek. (Hadis Tarihi)
- Ehli hadis: sahabe ve tabiin döneminde Medine Ekolü veya Hicazlılar diye anılırken Abbasiler devrinde yaygın ismi ile ehli hadis olarak kullanılmaya başlamıştır. (Hadis Tarihi)
- Utangaç ve kibirli insan ilim elde edemez. (Hadis Usulü)
- HADİS; söz, fiil, takrîr, yaratılış veya huyla ilgili bir vasıf olarak Hz.Peygamber'e nispet edilen her şeydir. (Hadis Usulü)
- Ebu Hanîfe şöyle demiştir: Tekzip (yalanlama) etmek ancak "Ben Hz.Peygamber'in sözünü yalanlıyorum" diyen kimsenin yalanlamasıdır. Bir kimse "Ben Hz. Peygamber'in söylediği her şeye iman ederim, fakat o kötülük yapılmasını söylemedi, Kur'ân'a da muhalefet etmedi" derse, bu söz o kimsenin Hz.Peygamber'i ve Kur'an-ı Kerim'i tasdik etmesi; Allah'ın Resûlünü, Kur'an'a muhakefetten tenzih etmesidir. (Hadis Usulü)
- Er-Rihle: Hadis öğrenmek bilgi edinmek gibi amaçlarla yapılan ilmi yolculuklara denir. (Hadis Tarihi)
- Rabbin ondan başkasına ibadet etmemenizi ve anne babaya iylik etmenizi emretmişdir. İkisinden birisi yahut her ikisi senin yanında yaşlılık çağına ulaşırsa,sakın onlara öf bile deme;onları azarlama,onlara güzel söz söyle. (İsra Suresi 23-24) (Hadis Usulü)
- Müslümanların, herhangi bir dalda kaleme aldıkları biyografik eserler mecmuası ; sayıca çokluğu, titizlikle ele alınışı ve enteresan malumat toplayışları bakımından, insanı hayret ve dehşete düşürmektedir. Zira bu sahada , ortaçağdaki Batılı alimlerin , muasırları olan İslam alimlerinin verdikleri eserlere benzer bir çalışma yoktur. (Hadis Usulü)
- Insanlara bir zarar geldiği zaman,yan yatarak,oturarak ve ayakta durarak o zararın giderilmesi için bize dua ederler;fakat biz ondan sıkıntıyı kaldırınca,sanki kendisine dokunan sıkıntıdan ötürü bize dua etmemiş gibi geçip gider.Doğrusu insan çok zalim ve nankördür. Yunus 11-12 (Hadis Usulü)
- Sahâbe Hz. Peygamber'den bilgi almaya son derece arzulu ve bu işi gerçekleştirirken de son derece dikkatliydi. Ebû Said el-Hudri sahâbenin bu dikkatini; "Onlar başlarına birer kuş konmuşçasına dinlemekteydiler" sözleriyle ifade etmektedir. Ancak yukarıda da zikredildiği gibi sahâbe Hz. Peygamber'e ait bilgilerin tamamını doğrudan Resûl-i Ekrem'den öğrenme imkânına sahip değildi. Zira onlar hayatın tabii seyri içinde kendi işleriyle meşgul olurken bazen Resulullah (s.a.) ile birlikte bulunma imkânından mahrum kalmaktaydılar. Nitekim her zaman Resûl-i Ekrem ile birlikte bulunma imkânından mahrum kalan Hz. Ömer ve komşusu bu eksikliği nöbetleşerek telafi ediyorlardı." (Hadis Tarihi)
- Bir Müslüman için asıl olan, kıyametin kopacağı zamanı tespit değil ona hazırlık amacıyla zaman ayırıp salih amel işlemektir. (Hadis Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru)
- Hz Ömer suikaste uğrayıp yaralanınca,Suheyb 'vah kardeşim,vah arkadaşım!'diye ağlamaya başladı.Bunun üzerine Ömer "Ey Suheyb! Resulullah,'Ölü, ailesinin kendisine ağlaması sebebiyle azap çeker' buyurduğu halde sen bana ağlıyor musun?' dedi."Ömer vefat edince İbn Abbas bu olayı hatırlattığında Hz. Aişe,"Allah Ömer'e rahmet eylesin. Hayır,vallahi Resulallah Allah'ın birisinin ağlaması sebebiyle mümine azap edeceğini haber vermedi. O şöyle buyurdu:' Allah ailesinin ağlaması sebebiyle kâfirin azabını arttırır.' demiştir. (Hadis Tarihi)
- " Ey Allah'ın kulları tedavi olun! Allah her hastalığın muhakkak çaresini de yaratmıştır; yalnız yaşlılığın çaresi yoktur." (Hadis Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru)
- İslâm’ı ve Hz. Peygamber’in konumunu bilen bir kimse, Rasulullah’ın yolunu takip edenleri, vahye tabi olup, dini koruyan, ahkâmı ve Kur’ân’ı nakledenleri eleştiremez.Çünkü Allah onları Kur’ân’ı Kerîm’inde övmektedir: Muhâcirlerin ve ensarın ilkleri ile onlara güzelce uyanlardan Allah hoşnut olmuştur, onlar da O’ndan razıdırlar. Onlara, sonsuza dek hep içinde kalmak üzere altından ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır. Büyük bahtiyarlık işte budur.(et-Tevbe 9/100) Bütün bu gerçekleri öğrenmek isteyen kimsenin hadis ravilerine müracaattan başka çaresi yoktur. (Hadis Tarihi)
- TESEBBÜT: hadis rivayetinde ihtiyatlı davranıp Kesin kanaat edilmedikçe nakletmemeye denir.. TAHARRİ: Bu amaçla gerekli araştırma yapmaya denir (Hadis Tarihi)
- Câhiliye ve İslâm dönemini yaşayıp Hz.Peygamber hayatta iken Müslüman olan, ancak onu göremeyen kimseler sahâbî kabul edilmeyerek "Muhadram" olarak isimlendirilmiş ve tâbiîn neslinin büyüklerinden sayılmıştır. (Hadis Usulü)
- Allah'a ve ahiret gününe inanan ya hayır söylesin ya da sussun. (Müslim, "İman"75) (Hadis Usulü)
- TASNİF: hadisleri Konularına göre tertip etmeye denir MUSANNEF: bu şekilde meydana getiren eserler ise musannef denilmektedir MÜSNED: konu esaslı kitaplardan bir süre sonra hadislerin sahabi ravilerin isimleri altında bir araya getiren yeni bir eser türünü telif edilen esere denir (Hadis Tarihi)
- Ciddi , algılama gücü kuvvetli ve doğru bir insanın sözü, bizi kesin bir kanaate ulaştırmaya yetebilir. O halde tarihte biz , kendi ortamında güvenilir olan şahidin ifadelerine makul bir güven göstermekteyiz. (Hadis Usulü)
- Allah ve Resulü bir işe hükmettiği zaman, inanmış bir erkek ve kadına o işi kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur.Her kim Allah'a ve Resulüne karşı gelirse apaçık bir sapıklığa düşmüş olur. Ashab 33/36 (Hadis Usulü)