A. Mümtaz İdil kimdir? A. Mümtaz İdil kitapları ve sözleri
Türk edebiyatçı, yazar ve gazeteci A. Mümtaz İdil hayatı araştırılıyor. Peki A. Mümtaz İdil kimdir? A. Mümtaz İdil aslen nerelidir? A. Mümtaz İdil ne zaman, nerede doğdu? A. Mümtaz İdil hayatta mı? İşte A. Mümtaz İdil hayatı... A. Mümtaz İdil yaşıyor mu? A. Mümtaz İdil ne zaman, nerede öldü?

Tam / Gerçek Adı: Ahmet Mümtaz İdil
Doğum Tarihi: 11 Temmuz 1952
Doğum Yeri: Pozantı, Adana, Türkiye
Ölüm Tarihi: 16 Mayıs 2017
Ölüm Yeri: Ankara, Türkiye
A. Mümtaz İdil kimdir?
İlk ve orta öğrenimini Zonguldak’ta tamamladı. 1974’te Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne “misafir öğrenci” olarak devam etti. Prof. Dr. Cem Eroğul ve Prof. Dr. Mete Tunçay’ın öğrencisi oldu. Hacettepe Ü. Felsefe Bölümü’nde İoanna Kuçuradi ve Oruç Aruoba’nın öğrencisi oldu. A.Ü.Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi bölümünde iki yıl yüksek lisans eğitimi gördü. Prof. Dr. İnci San ve Prof. Dr. Cahit Kavcar’ın öğrencisi oldu.
1992 yılında Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğünde Genel Müdür Yardımcısı oldu. Bir yıl sonra aynı bölümün Genel Müdürlüğüne geçti ve bir yıl bu görevi yürüttü. Daha sonra yeniden gazeteciliğe döndü. Sırasıyla Siyah Beyaz gazetesinde Yazı İşleri Müdürlüğü, Günaydın Gazetesi’nde Ankara İstihbarat Şefliği, Akşam gazetesinde köşe yazarlığı yaptı.1998 yılında yeniden Kültür Bakanlığına Basın Müşaviri olarak döndü. Aynı yılın sonunda Çorum İl Kültür Müdürlüğü'ne sürüldü ve 2002 yılında Müsteşar Yardımcısı olarak Ankara'ya döndü, 2003 yılında emekli oldu.
1977 yılında Dönemeç dergisinde edebiyat hayatına atılan Mümtaz İdil'in bugüne kadar Türk Dili, Sanat Olayı, Yarın, Bilim ve Sanat, Dönemeç, Varlık, Gösteri, Cumhuriyet Kitap Eki, Türkiye Yazıları gibi periyodik yayınlarda binden fazla makalesi yayınlandı. Akşam, Günaydın, Siyah Beyaz gazetelerinde köşe yazarlığı da yapan İdil, Başkent Üniversitesi yayın organı Bütün Dünya dergisinin "sürekli yazarları" arasında yer alıyor. İdil profesyonel gazeteciliğe 1984 yılında ANKA Ajansı'nda dış politika muhabiri olarak başladı. Daha sonra aynı ajansta Ekonomi bölüm şefliği görevini üstlenen İdil, İngilizce yayınlan Anka Review dergisi editörlüğünü de yaptı. Anka Ekonomik Bültenin editörlüğünü de üstlendi. 2009'dan bu yana yürütmekte olduğu OdaTV Ankara temsilciliği görevini sürdüren İdil, aynı zamanda Gaziantep Haberler, Dağarcık gibi gazete ve dergilerin de Ankara temsilciliğini de yürütüyor. A.Mümtaz İdil, Etkin Yayınevi, Öteki Yayınevi, Ka Kitap gibi yayın kuruluşlarının yönetim kurulunda yer alıyor ve Ankara temsilciliği görevinde bulunuyor. Mümtaz İdil ayrıca Halkın Dostları adlı İnternet sitesinin de imtiyaz sahibi ve genel yayın yönetmenliğini sürdürüyor.
Kitapları
-Atak Oyunun İki Dehası: Alekhin-Tal (1.Baskı Beta Yayınları, 1985, 2. Baskı Broy Yayınları, 2010)
-Bir Sevgi'nin Öyküsü: Sevgi Soysal (1. Baskı Kavram Yayınları, 1986, 2. Baskı Kültür Bakanlığı Yayınlarrı, 1997)
-Caligula (Etkin Yayınları, 1, Baskı Mayıs 2003, 7. Baskı 2013)
-Rasputin (Etkin Yayınları, 1. Bskı Mayıs 2003, 8. Baskı 2013)
-Spartacus (Etkin Yayınları, Son Baskı Ekim 2013)
-Dostoyevski (Etkin Yayınları Son Baskı Nisan 2014)
-Gerçeklik ve Roman (Akademi Kitabevi 1984, Araştırma İnceleme 1. Ödülü, Dayanışma Yayınları 1. Baskı Nisan 1983)
-Sovyet Romanı (Yarın Yayınları, 1984)
-100 Soruda Satranç (ANKA Yayınları, 1.Baskı 2011, 2. Baskı 2013)
-Pinokyolar Ülkesinde Filler Kral Olur (Ka Kitap, 1. Baskı Şubat 2016)
-Saygın Kel Adamın Ölümü (Ka Kitap, 1. Baskı Şubat 2015, 2. Baskı Şubat 2015)
-Şeytanla Çorba İçenin Kaşığı Uzun Olur (Destek Yayınları, 1. Baskı Haziran 2016)
Çevirileri
-Budala, F.M.Dostoyevski (2 cilt) (Rusça, 1. Baskı 1995, 2. Baskı, Eylül 2016)
-Meçhul Bir Kadından Mektup, Stefan Zweig (Ruşça) (1. Baskı Tez Yayınlar, 1999, 2. Baskı Bencekitap, 2008)
-Delikanlı, F.M.Dostoyevski (3 Cilt, Rusça, 1. Baskı 1996)
-Foma, M.Gorki (Evrensel Yayınları)
-Çocukluğum, M.Gorki (Evrensel Yayınları)
-Ekmeğimi Kazanırken, M.Gorki (Evrensel Yayınları)
-Benim Üniversitelerim, M.Gorki (Evrensel Yayınları)
-Kumarbaz, F.M.Dostoyevski (1. Baskı Ocak 2016)
-Yeraltından Notlar (F.M.Dostoyevski, 1. Baskı Ocak 20016)
-Büyük Adamlar (Rusça, Grigory Petrov, Etkin Yayınevi, 1. Baskı Mayıs 2014)
A. Mümtaz İdil Kitapları - Eserleri
- Çılgın Keşiş - Rasputin
- Dehşetin Kanlı Gölgesi Caligula
- Pinokyolar Ülkesinde Filler Kral Olur
- Saygın Kel Adamın Ölümü
- Öteki Dostoyevski
- Bir Sevgi'nin Öyküsü
- Gerçeklik ve Roman
- Şeytanla Çorba İçenin Kaşığı Uzun Olur
- Sovyet Romanı
- Gerçekçi Romanın Ustası - Balzac
A. Mümtaz İdil Alıntıları - Sözleri
- Savaşmak yalnızca kendinle olmaz! Hem kendinle hem de çevrenle savaşmayı öğrenmelisin!" (Dehşetin Kanlı Gölgesi Caligula)
- Bir süre sonra Senato dan bir karar çıkarttı. Karar çok komik ve şaşırtıcıydı: Caligula, kendisine bakılmasını istemiyordu. Kendisine dikkatle bakan birini gördüğü anda oracıkta idam ettireceğini söylüyordu. Senato üyeleri seslerini çıkarmadılar. (Dehşetin Kanlı Gölgesi Caligula)
- Gerçeğe bağli roman yazmaya gerçeğin salt yansıtılmasıyla başlayan ilk romancılar, bunun yeterince gerçeği yansıtmadığının farkına vardıkları andan sonra bir kahraman tipi üzerinde durmaya başlamışlardır. Kahramanların ikinci bir kişinin ağzından anlatılması ise neredeyse gelenek halindedir. Böylelikle gerçeğin aktarımını bir başka kişiye bırakmakla romancı aradan çekilmekte, aynı zamanda da söylemek istediklerinin hiç olmazsa bir bölümünü bu yolla söyleyebilmektedirler. (Gerçeklik ve Roman)
- Geride bıraktığın yıllara şöyle bir bak! Sevdiğin ve istediğin şeyleri yapmakta ne kadar geç kaldığını anlayacaksın. (Çılgın Keşiş - Rasputin)
- Dostoyevski'nin çoğu olumsuz roman kahramanlarından oluşturduğu dünya günümüzün Türkiye'sinde geçiyor gibidir. (Pinokyolar Ülkesinde Filler Kral Olur)
- İlk öykü kitabı Tutkulu Perçem'den, yarım kalan son romanı Hoşgeldin Ölüm'e kadar Sevgi Soysal; kadınıyla, erkeğiyle, zayıfıyla, güçlüsüyle, baskısıyla, işkencesiyle gerçek anlamda "hayatı" geniş bir kesiti ile kısa yaşamına sığdırmayı başarabilmiştir. (Bir Sevgi'nin Öyküsü)
- Romancı dil ustası olmak zorundadır. Bir yazar ancak dil ustalığına ulaştıktan sonra romancı olabilir. Bu ustalığa erişmemiş bir roman yazarı dili yetkin kullanamamasından dolayı eleştirilebilir, ama dili sanatsal bir gereklilik olarak ustaca kullanan bir yazar da, salt dil ustalığı nedeniyle göklere çıkarılamaz. Yani, başka bir deyişle üslup, romanın anlatım dilini, bakış açısını, ayrıntı seçimini; kısacası yazarın dünyayı kavrayışındaki yöntemin tümünü kapsayan daha büyük bir alandır ... O, kelimeleri birbirine ustaca ekleyerek, yaşamı şu veya bu biçimde yansıtacak bir olguyu sürekli kılan bir yazın mimarıdır. Ve işte bu andan sonra ortaya çıkan yapıtın sanatsal değeri, dünyayı kavrayışı, içerik ve biçim bütünlüğü, bireyselliği veya toplumsanığı ve benzeri özellikleri roman sanatı içinde değerlendirilebilir. Yine bu andan sonra, yani anlatıcı bir dil ustası olarak dünyayı kavrayışını ele verdikten sonra; ister nihilistçe yazsın, ister bireyci yazsın, isterse toplumcu yazsın, bir roman olarak ele alınmak ve titizlikle hak ettiği yere oturtulmak zorundadır. (Gerçeklik ve Roman)
- Endişem bir şey bildiğimden değil yaşlı adam. Endişem insanlara güvensizliğim. (Pinokyolar Ülkesinde Filler Kral Olur)
- "Neden bu kadar sevindin ki?Yarın yine ağlamaya başlarsın." (Öteki Dostoyevski)
- "Her şeyi deneyerek bulamazsınız." (Saygın Kel Adamın Ölümü)
- “Cinsellik yaşamın ana damarlarından biridir ufaklık “ diye devam etti. (Çılgın Keşiş - Rasputin)
- Ağaçlardan vişne, elma koparmayı, olmamış erikleri yemeyi, otların üzerine uzanıp da hangi yıldızın bana göz kırptığını bulmayı... çelik çomak oynamayı, okuldan kaytarmayı, kalemle yazıp silgiyle silmeyi, tebeşir tozunu, sabun kokusunu, kuzinenin üzerine yapışan patatesleri, yandım Allah diye zıplayan kestaneleri. .. Ama en çok da sevgiyi özledim. (Şeytanla Çorba İçenin Kaşığı Uzun Olur)
- Zulüm her çağda şiddetinden bir dirhem bile kaybetmeden sürmüş gelmiş, (Saygın Kel Adamın Ölümü)
- "Onursuz ve alçakça bir zaferle yaşamaktansa," diye yazıyordu Bruno, "Onurlu ve şerefli bir ölüm çok daha iyi!" (Pinokyolar Ülkesinde Filler Kral Olur)
- Ben burada oturacak kadar zalim yaratılışta değilim. Bu koltuk, yüzyıllardır kanla yıkanır ve kanla durulanır. Hiçbir kırmızı renk bu koltuğa yapışmaz ama hep kanlıdır. Ben bu koltukta oturmuyorum Gaius. (Dehşetin Kanlı Gölgesi Caligula)
- Romada imparator soyundan gelenlerin cezası infaz olunurken işkence uygulanmazdı. En acısız biçimde ölmeleri için cellada talimat verilir ve gerisi onun insafına bırakılırdı. Ölüm de genellikle mahkumun en habersiz olduğu anda ve aniden gelirdi. (Dehşetin Kanlı Gölgesi Caligula)
- Aklını kaybetmekten çok korkuyordu ve zaman zaman bunun eşiğine geldiğini hissediyordu. (Dehşetin Kanlı Gölgesi Caligula)
- “Şimdi roman diye ortaya atılan düzmece kitaplara bak. Örgüsü sağlam, dili sağlam, konusu sağlam... evet bunlara hiçbir diyeceğim yok. İyi ama ruh nerede dostum! Bütün bu yazılanlarda ruh yok ruh!” (Öteki Dostoyevski)
- "Ben basit bir insanım, ne maharetliyim ne de gösterişli." (Öteki Dostoyevski)
- " Ama unutmayın ki imparatorluklar halkını mutlu etmek için değil, ancak sınırlarını genişletmek için diktikleri çarmıhlarla düzeni sağlayabilirler." (Saygın Kel Adamın Ölümü)