diorex

Devletin Dini İslam'dır İbaresi Ne Zaman Kaldırıldı? "Devletin dini İslamdır" Neden ve Nasıl Kaldırıldı?

Türkiye Aile Meclisi: Devletin dini yeniden İslam olmalıdır. Bu ibare tekrar konulmalıdır. Peki "Devletin Dini İslam'dır" ibaresi ne zaman kaldırıldı? "Devletin Dini İslam'dır" ibaresi neden ve nasıl kaldırıldı?

  • 30.03.2022 14:52
Devletin Dini İslam'dır İbaresi Ne Zaman Kaldırıldı? "Devletin dini İslamdır" Neden ve Nasıl Kaldırıldı?

Anayasada devletin dininin 'İslam' olduğu ibaresinin kaldırılmasının 93'üncü yıldönümü münasebetiyle İLKHA muhabirine konuşan Türkiye Aile Meclisi Başkanı Âdem Çevik, yeni anayasa tartışmalarının devam ettiği bu günlerde sivil bir anayasanın yapılmasının elzem olduğunu, anayasada "değiştirilemez" denilen maddelerin değiştirilmesi ve "Devletin dini İslam'dır" ibaresinin yeniden anayasaya konulması gerektiğini ifade etti.

Anayasadan "Devletin dini İslam'dır" ibaresinin kaldırılmasıyla İslam'a, Allah'a harp ilan edildiğini söyleyen Çevik, söz konusu değişiklikle birlikte irtica ve şeriat gibi terimler üzerinden İslam'a, İslami değerlere saldırıların yapılmaya başlandığını hatırlattı.

DEVLETİN DİNİ İSLAMDIR İBARESİ NE ZAMAN KALDIRILDI? NEDEN VE NASIL KALDIRILDI?

20 Ocak 1921 tarihinde kabul edilen ilk anayasanın (Teşkilat-ı Esasiye Kanunu) 2'nci maddesinde Türkiye Cumhuriyeti'nin dininin İslam olduğu belirtiliyordu. Söz konusu madde, 1924 Anayasası'nda da aynen korundu.

9 Nisan 1928'de TBMM'ye sunulan kanun teklifi ile 1921 ve 1924 Anayasası'nın 2. maddesinde yer alan "Türkiye Devleti'nin dini İslam'dır" ifadesi kaldırıldı. Karar, 10 Nisan 1928 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Böylelikle, laiklik ilkesi her ne kadar anayasaya 1937 yılında girmiş olsa da 1928'den itibaren her alanda fiilen uygulanmaya başlandı.

SALTANATI KALDIRMAK, HİLAFETİ KALDIRMAK İÇİN ÖN ADIMDI

23 Nisan 1920'de açılan TBMM'nin 20 Ocak 1921 tarihinde kabul ettiği ilk anayasada (Teşkilat-ı Esasiye Kanunu) "hâkimiyetin kayıtsız şartsız millete ait olduğu" vurgulandı. Böylece, saltanat ve hilafetin kaldırılmasının önü açıldı.

1 Kasım 1922'de önce saltanat kaldırıldı. TBMM, son Osmanlı Padişahı Sultan Vahdettin'in yerine 18 Kasım'da Halife olarak Abdülmecit Efendi'yi seçti. Burada amaç saltanatı kaldırmak değildi. Hilafeti kaldırmak isteyenler bu yolun taşlarını döşemeye başlamıştı.

15 Nisan 1923'te Hıyanet-i Vataniye Kanunu'nda yapılan bir değişiklikle de saltanatın lağvedilmesine sözle ve basın yoluyla muhalefet etmek "vatan hainliği" kapsamına alındı. Cezası da idam olarak belirlendi.

LOZAN'I HALKA ZAFER DİYE GÖSTERDİLER

16 Nisan 1923'te 1'inci TBMM feshedildi. Temmuz ayında yapılan seçimlerin ardından kurulan yeni Meclis öncelikle 23 Ağustos 1923'te Lozan Anlaşması'nı onayladı. Halka 1920'deki Sevr Anlaşması'nı gösterenler, 1923 Lozan Anlaşması'na razı ettiler. Lozan'ı halka zafer diye gösterdiler. Şu anda Ege Denizi'nde bağırsan sesin duyulacağı adalar, Lozan'da düşmana verildi. Yunanistan'a verilen adalarda camiler, mabetler vardı. Lozan'da masaya oturanlar, anlaşmanın hakkını verememiş olsa da yeni Meclis Lozan Anlaşması'nı onayladı.

Daha sonra devletin başkentinin İstanbul yerine Ankara olmasına karar verildi. Böylelikle beş yüzyıla yakın bir süre Osmanlı İmparatorluğu'nun başkentliğini yapmış İstanbul, unutturulmaya çalışıldı.

29 Ekim 1923'te ise "Türkiye devletinin hükümet şeklinin Cumhuriyet olduğu" 286 üyeli TBMM'de sadece 158 oyla kabul edildi.

DEVLETİN DİNİ YENİDEN İSLAM OLMALI

İlk meclisin âlimlerden, sarıklı mücahitlerden oluştuğunu belirten Çevik, "Birinci meclis Lozan'ı imzalamadı. Misâk-ı Milli sınırlarını kabul eden bir meclisti. Onun için 1 Nisan'da feshedilmesine karar verildi ve 15 Nisan'da uygulandı. İlk darbe 15 Nisan 1923'te gerçekleşti. Şimdi biz amiralleri, 27 Nisan'ı konuşuyoruz ama aslında darbelerin tarihi oldukça eski. Biz 93 yıl önce yapılan bu yasanın sivil anayasanın konuşulduğu bu günlerde devletimiz de kuruluş ayarlarına geri dönerek İslam'la barışmalıdır.

Adaletin tesisi, barış ve özgürlük için devletin dini tekrar değiştirilerek (İslam olarak) bu kanun değiştirilemez ilke olmalıdır. Zaten Türkiye'de AK Parti, Anavatan Partisi, Demokrat Parti gibi partiler hiçbir zaman devleti yönetmedi. Devlet CHP'nin ilkelerine göre (altı ok) yönetildi ve ilkeleri hala yürürlüktedir. Dolayısıyla 'değiştirilemez' denilen fıtrata, hukuka aykırı ilke ve yasaların da değişmesi gerekir. Darbe anayasasından kurtularak İslam'a, inancımıza, örfümüze, geleneğimize uygun bir yasa olmalıdır.

Montrö'nü de konuşulduğu bir zamanda 'Devletin dini İslam'dır!' yasasının tekrar geri gelmesini istiyoruz. Laiklik adı altında İslam'a saldırı var. Yarın laiklik bayramı yapacaklar. Türkiye'deki tüm vakıf ve derneklerin İslam'ı yeniden gündeme getirmeleri gerekir. 'Devletin dini İslam'dır' ilkesini yeniden yerleştirmeliyiz. Devlet milletsiz, millet de dinsiz olmaz. Milletle barışmak için bu yasa tekrar geri gelmelidir." diye konuştu.

Yorumlar

Image
Burak Soyadyok
24.08.2022 / 17:14

Bu yazı çok fazla cahillik içermektedir. Başkentin Ankara olmasının temel nedenleri :<br>1- İstanbul, Birleşik Krallık tarafından işgal edilmişti<br>2- İstanbul'da Osmanlı Hükümeti Milli Şef Atatürk için tutuklama kararı çıkartmıştı<br>3- Ülke işgal altındayken diğer illere ulaşım ve iletişim kolaylığı için Ankara başkent olarak makul görüldü<br><br>Ayrıca evet Lozan bir zaferdi Milli Şef ve silah arkadaşları İtilaf devletlerine kök söktürmese Lozan değil Sevr imzalanacaktı böylece Osmanlı Devleti ve Türkler daha aciz bir duruma düşüp yok olacaktı.<br><br>Ayrıca devletin değil bireyin dini olur.

Image
Berkant Yunuseli
29.10.2022 / 11:08

Bilgisizce ve sana ezberletilen, mantıksız, muhakemesiz, dayanaksız önyargı dolu bir ceval yazmişsın. Gerçek tarihi oku öğren

Image
Yav he he
20.07.2022 / 12:55

Yav he he

Yorum Yaz