dedas
diorex

Bekir Yıldız kimdir? Bekir Yıldız kitapları ve sözleri

Türk Öykü Yazarı Bekir Yıldız hayatı araştırılıyor. Peki Bekir Yıldız kimdir? Bekir Yıldız aslen nerelidir? Bekir Yıldız ne zaman, nerede doğdu? Bekir Yıldız hayatta mı? İşte Bekir Yıldız hayatı... Bekir Yıldız yaşıyor mu? Bekir Yıldız ne zaman, nerede öldü?

  • 31.03.2022 08:00
Bekir Yıldız kimdir? Bekir Yıldız kitapları ve sözleri
Türk Öykü Yazarı Bekir Yıldız edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Bekir Yıldız hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Bekir Yıldız hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Bekir Yıldız hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 1933

Doğum Yeri: Urfa, Türkiye

Ölüm Tarihi: 8 Ağustos 1998

Ölüm Yeri: İstanbul, Türkiye

Bekir Yıldız kimdir?

Bekir Yıldız (d. 1933 - ö. 8 Ağustos 1998), Türk öykü ve roman yazarı.

1933 yılında Urfa'da dünyaya geldi. Matbaa'cılık okulunu bitirerek, işçi olarak Almanya'da çalışmaya gitti. Yurda döndüğü zaman, Asya Matbaası'nı açan Bekir Yıldız, hikâyelerinde Güney Doğu insanlarının yaşamlarını anlattı. Hikâyelerinden bazıları senaryolaştırıldı ve filme alındı. May, Halkın Dostları, Yeni a, Yazko Edebiyat dergilerinde görev aldı. Birçok yazısı "Zaman İçinden" adlı kitapta toplanmıştır.1971 yılında Kaçakçı Şahan eseri ile Sait Faik Hikâye Armağanı'nı aldı. 11 Ağustos 1998 yılında geçirdiği kalp krizi sonucunda hayatını kaybetti. Karacaahmet Mezarlığı'nda defnedilmiştir.

Bekir Yıldız Kitapları - Eserleri

  • Evlilik Şirketi
  • Kaçakçı Şahan
  • Halkalı Köle
  • Reşo Ağa
  • ve Zalim ve İnanmış ve Kerbela
  • Kara Vagon
  • Harran
  • Beyaz Türkü
  • Arılar Ordusu
  • Demir Bebek
  • Alman Ekmeği
  • Sahipsizler
  • Dünyadan Bir Atlı Geçti
  • Darbe
  • Aile Savaşları
  • Mahşerin İnsanları
  • Sahipsizler - Dünyadan Bir Atlı Geçti
  • İnsan Posası Güneydoğu Zındanı
  • Bozkır Gelini
  • Türkler Almanya'da
  • Ölümsüz Kavak
  • Kör Güvercin
  • Yaman Göç
  • Düz Adam
  • Seçilmiş Öyküler
  • Röportajlar
  • Şahinler Vadisi
  • Yargılayan Zaman İçinden
  • Sahipsizler

Bekir Yıldız Alıntıları - Sözleri

  • Bir çuval buğday karşılığı çalışmak, ağanın gölgesinde yalanmak, Gaffar'ın babasını yatağa vurmuştu..Toprak, şimdi, yıllardan beri kendisini deşen, dölleyen bu adamı cezalandırıp altına almak sabırsızlanıyordu adeta. (Kaçakçı Şahan)
  • "Yanıp kül olsaydın, bundan iyi miydi?" dedim kendi kendime. "Çocuklar için kağıt olacaksın ya, hey şımarık kavak. Daha ne isteyeceksin?" (Ölümsüz Kavak)
  • Hele babanızın polisliğinin ilk günleri var ki... Bak sen nerden nereye... Utandıydı ilk günler sokağa çıkmaya. Ben de utandıydım ilk mantoyu giydiğimde... İşte o zaman bildiydim utanmak nedir, ne değildir. (Aile Savaşları)
  • Bizim toplumumuzda, çocuk kaç yaşına gelirse gelsin, anne babalar için büyümemiş süt kuzularıdırlar. (Yaman Göç)
  • Çağımızda başarının ilk koşulu, birlik olabilmektir. Bir elin nesi var, iki elin sesi var. (Arılar Ordusu)
  • Büyük kentlerde hatalar ve günahlar kalabalığın arasında kaybolup giderken, burada her hata ve günah kurşunla bastırılıyordu. (Reşo Ağa)
  • "Fırında insan...Mahşeri bir fırında...Ateş,yakıcı, kavurucu değilken, birilerini sırtına almak gösterisinde insan.Ama ısı artınca, ayaklar yanınca, insan, sırtındakini ateşe atıp attığının sırtına binme yarışında.... (Mahşerin İnsanları)
  • Sanki sömürü biçimi değişince, sömürü ortadan kalkıyor! (Harran)
  • Neydi sevgi? Nasıl bir şeydi aile? Sevgi uğruna adanan hayatlar, giderek nasıl da unutulup yeni adanmalara dönüşüveriyordu. (Darbe)
  • Bir zamanlar kılıçlarıyla saldıran Türkler, bu defa pasaportlarıyla sızıyorlardı Avrupa'ya... (Reşo Ağa)
  • " İnsansız kent başkadır,insanların olup da,dışarı çıkamadıkları bir kentse bambaşkadır. ' (Mahşerin İnsanları)
  • Bilip de bir şey yapmamak, bilmekten daha acıdır. (Demir Bebek)
  • Tanrı insanoğlunu en olağanüstü nitelikte, hem de maliyeti sıfır denecek bir ucuzlukta yaratıyordu. Oysa ki, doğanın hışmına uğrayan insanoğluna uzatılan her doktorun eli, büyük ve obur pençeliydi.. (Reşo Ağa)
  • "Hasretiz biz," dedi. "Suya hasret bitki gibi, hasretiz Türkçe konuşmaya. Hanım işe gider, göremezsin. Sokaklarda yürürken, korkarsın çoluk çocuğunla Türkçe konuşmaya. Oh... Oh be ne rahatmış meğer, ana diliyle konuşması insanın..." (Yaman Göç)
  • Bir çuvalın içine doldurulmuş kediler gibi, birbirimizi parçalamak yerine, bizleri çuvala dolduranlar üzerine konuşabilsek... (Darbe)
  • Emekçinin Türkü Almanı olur mu sanıyorsun? (Alman Ekmeği)
  • Düşünmek istiyordu Ali. Düşünmek, yaşamak demekti gene de. Yaşamak da; dünle, bugünle, hatta gelecekle hesaplaşmaktı. (Darbe)
  • Seviniyor kimi altta kalanlar. Gaz fırınlarında ölmenin sırası altta kalanlara üç beş saniye sonra geliyor çünkü. (Dünyadan Bir Atlı Geçti)
  • Çünkü ölümsüzdür kitaplar, yazılmışsa eğer. (Beyaz Türkü)
  • Damgalanan insanlar, çirkinleşen insanlar, Tanrı'ya açılan umutlarıyla kümeleştiler. (Kara Vagon)

Yorum Yaz