Alexandra Cavelius kimdir? Alexandra Cavelius kitapları ve sözleri
Gazeteci, Yazar Alexandra Cavelius hayatı araştırılıyor. Peki Alexandra Cavelius kimdir? Alexandra Cavelius aslen nerelidir? Alexandra Cavelius ne zaman, nerede doğdu? Alexandra Cavelius hayatta mı? İşte Alexandra Cavelius hayatı...

Gazeteci, Yazar Alexandra Cavelius edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Alexandra Cavelius hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Alexandra Cavelius hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Alexandra Cavelius hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...
Doğum Tarihi: 1967
Doğum Yeri:
Alexandra Cavelius kimdir?
1967 yılında doğan Alexandra, aslen Alman gazetelerinde günlük makaleleri yayımlanan bir Gazetecidir. Alexandra, kadınları konu alan makalesi için Sarajevoda araştırma yaparken, Leila (Leyla) ile tanışır. Fakat kitabı hazırlarken olayların yaşandığı yerlerin ve kişilerin adlarını değiştirerek Leyla adlı kitabını hazırlamıştır.
Alexandra Cavelius Kitapları - Eserleri
- Leyla
- Ejderha Savaşçısı
Alexandra Cavelius Alıntıları - Sözleri
- "Ben paranın demokrasinin neler sunduğunu insanlara öğretebilecek en kolay yol olduğunu düşünüyordum. Bir insan eğer toksa, özgürlüğü düşünebilir." (Ejderha Savaşçısı)
- "Insanlığa mâl olan birisi altın zincirler içinde güzel görünmez ama kelepçeler içinde güzel görünebilir " Gerçek anlamda özgür olan insan ,bu tutsaklıktan kurtulabilendir. .. (Ejderha Savaşçısı)
- Hâlâ bu dünyada olmaktan mutluyum. Sloganım şu: “Hayatın sana sunduğu bütün nimetleri al.” Bu var olmayı kolaylaştırıyor. (Leyla)
- "Bizim halkımız ibadet ederken isyancılar olarak kabul edilirdik." (Ejderha Savaşçısı)
- Tanrı’nın her şeyi gördüğü söylenir. Bu bazen biraz uzun sürse de. (Leyla)
- "Politik açıdan güçlü ulusların bizi himayeleri altına almalarının nedeni, doğanın bize verdiklerini bizden almak istemeleriydi ve eğer biz onları durdurmazsak gelecekte de aynı şeyi yapmaya devam edecekler." (Ejderha Savaşçısı)
- "İnsanlığa mal olan birisi altın zincirler içinde güzel görünmez ama kelepçeler içinde güzel görünebilir. Gerçek anlamda özgür olan insan, bu tutsaklıktan kurtulabilendir." (Ejderha Savaşçısı)
- Bazen babam anneme uzun bir is günü sonrasında sinirli davranabiliyor.Ama annem her zaman aynı cevabı verirdi ona , ""Kadir Han çocuklarımız burada.Eğer bana sinirliysen lütfen bunu başka zaman söyle "" (Ejderha Savaşçısı)
- "Çin hükümeti 1996 yılında, Uygur topraklarında yeni bir yerleştirme programı başlattı. Bu çok haince bir uygulama olup, AIDS kapmış bütün Çin vatandaşlarını bizim topraklarımıza yolladılar." (Ejderha Savaşçısı)
- “Artık kimse adalete inanmıyordu.Çünkü suçlular hala ellerini kollarını sallayarak dolaşıyordu.Kadınların çoğu sessizce acı çekiyordu.” (Leyla)
- "Nereye gidebilirim? Hiçbir yere. Boynuma bir ip geçirilmiş. Attığım her adım Binlerce göz tarafından gözlenmekte. Nereye gidebilirim?" (Ejderha Savaşçısı)
- "Eğer birisi büyük işler başarmak istiyorsa, direnci yenmeli ve bilinmeyene adım atmalıdır." (Ejderha Savaşçısı)
- “Duygularım sensiz çıplak bir çöl gibi.” (Leyla)
- "Mezarını ne zaman ziyaret etsek, toprağın üzerine tahıl dökerdik. Bir efsaneye göre eğer kuşlar üzerindeki tahılı yerse, o kişinin yaşarken işlediği günahlar silinirmiş." (Ejderha Savaşçısı)
- "Dinler bize sadece insanlık tarihinin ilk yasalarını sağlamakla kalmadılar, yan yana yaşayabilmemiz için iyi ve etik bir yolun temelini oluşturmamıza da yardım ettiler. Dinler insanları birbirine bağlar, bizi diğerinden ayırmaz." (Ejderha Savaşçısı)
- "Annem bana hep şunu söylerdi," Eğer başkalarına yardım etmezsen, ailemiz acı çeker. "" (Ejderha Savaşçısı)
- "Yurttaşlarım için, sadece temel insan hakları istiyorum. Bu bizim hedefimiz. İnsan haklarına saygıyla geri kalanı gelişecektir. Büyük bir düşmana karşı güç bir savaş yürütüyoruz." (Ejderha Savaşçısı)
- "Yanık ipler, Çinlilerin mahkumları öldürmek için kullandığı bir diğer yoldu. Mahkumun çıplak vücudunu ıslak iple sımsıkı bağlarlardı, böylece mahkumun kan dolaşımını engellerdi. Sonra mahkumu giydirirlerdi ve ipler kurudukça mahkumun üzerindeki ip gerilir, baskı yapar ve kan dolaşımını daha fazla engellerdi. Sonuç olarak ipin suyu kurudukça, mahkumun da hayatı biterdi. " (Ejderha Savaşçısı)
- "Tüm devletlerin en büyük düşmanı olan en kötü üç özelliği somutlaştırdığımı söylediler: terörizm, radikal islamcılık ve ayrımcılık. Hükümetin kontrol ettiği medyada şimdiye kadar ne zaman benden bahsetse slogan şuydu; "Bu üç kötülüğe karşı savaşmak zorundayız."" (Ejderha Savaşçısı)
- Bir buz dağı gibi olan kalbin bütün insanlara acı çektirmek için mi böyle. Yoksa sadece senin için yaşayanlara mı? (Leyla)
Editör: Nasrettin Güneş